Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

soy bilimi

См. также в других словарях:

  • ağaç — is., cı, bit. b. 1) Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki 2) sf. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan Ağaç tekne. 3) Direk Birleşik Sözler ağaç arısı ağaç balı ağaç… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çocuk — is., ğu 1) Küçük yaştaki oğlan veya kız Çocuğun bir sütninesi vardı. R. H. Karay 2) Soy bakımından oğul veya kız, evlat Anası olacak bir kadın çocuğu omuzundan yakalamış. B. R. Eyuboğlu 3) Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ırk — is., Ar. ˁirḳ 1) Kalıtımsal olarak ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu Türkler, insan olarak, ulus olarak doğunun en üstün ve şerefli ırkıdır. S. Birsel 2) Soy Esasta dağlı ırktan cahil bir kızcağızdı. R. H. Karay 3) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kan — is. 1) Atardamar ve toplardamarların içinde dolaşarak hücrelerde özümleme, yadımlama görevlerini sağlayan plazma ve yuvarlardan oluşmuş kırmızı renkli sıvı Cebinden çıkardığı mendille ellerine bulaşan kanları silerek haykırdı. Ö. Seyfettin 2) mec …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • köken — is. 1) Bir şeyin çıktığı, dayandığı temel, biçim, neden veya yer, menşe Yazının kökeni resimdir. 2) Soy, asıl 3) tic. Bir malın üretildiği veya yapıldığı, alındığı, getirildiği yer, menşe, orijin 4) hlk. Kavun, karpuz, kabak vb. bitkilerin toprak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yapı — is. 1) Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina 2) Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat 3) Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme Kırıkkale yapısı bir tabanca. 4) Canlı bir varlığın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»